20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü nedeniyle Muğla Barosu tarafından Fethiye Adliyesi’nde bir basın açıklaması gerçekleştirildi. Açıklamada, Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin kabul edilişinin 35. yılına vurgu yapılarak, Türkiye’nin de taraf olduğu bu temel insan hakları belgesinin devlete çocukları koruma ve destekleme yükümlülüğü getirdiği hatırlatıldı. Baro yetkilileri, çocukların fiziksel, zihinsel, duygusal ve sosyal gelişimlerini kapsayan “iyi olma hâlinin” koşulsuz güvence altına alınması gerektiğini belirtti.
“Çocuk Hakları Günübirlik Siyasetle Esnetilemez”
Açıklamada çocuk haklarının evrensel hukukun ve insan onurunun vazgeçilmez bir parçası olduğuna dikkat çekildi. Aradan geçen yıllara rağmen dünya çapında milyonlarca çocuğun hâlâ haklarına erişemediği, savaşlar, yoksulluk, iklim krizi, çocuk işçiliği ve erken yaşta zorla evlilik gibi nedenlerle pek çok çocuğun “çocuk olma hakkını” kullanamadığı ifade edildi.
Yetkililer, istismar, şiddet, ayrımcılık ve eğitim hakkına erişimdeki engellerin yalnızca çocukları değil, tüm toplumun vicdanını yaraladığını belirtti.
Ekonomik Zorluklar ve Sosyal Hizmetlerdeki Eksiklikler Tehdit Oluşturuyor
Muğla Barosu, ekonomik koşulların ağırlaşmasıyla birlikte eğitimden kopuşun arttığını, çocuk yaşta işçiliğin yaygınlaştığını ve sosyal hizmetlerdeki kapasite sorunlarının çocukların güvenli ve destekleyici bir ortamda büyüme hakkını zayıflattığını vurguladı. Açıklamada ayrıca, göçmen çocukların maruz kaldığı ayrımcılığın toplumsal eşitsizlikleri derinleştirdiği belirtildi.
“Çocuk İşçiliği ile Mücadelede Çarpıcı Bir Alarm”
Geçtiğimiz haftalarda Kocaeli Dilovası’nda 16 ve 17 yaşlarında iki çocuğun işçi olarak çalıştırıldıkları sırada yaşamlarını yitirdiği yangın hatırlatılarak, çocuk işçiliğiyle mücadelenin ve iş güvenliği denetimlerinin ne denli yetersiz olduğunun bu acı olayla bir kez daha ortaya çıktığı belirtildi. Baro yetkilileri, “Bir çocuğun emekle değil, hayallerle büyümesi gereken bir ülkede çocukların çalışırken hayatını kaybetmesi kabul edilemez bir toplumsal yaradır” ifadelerini kullandı.
“Çocukların Yetişkin Gibi Cezalandırılması Hukuki Koruma Alanını Yok Eder”
Son dönemde çocukların yetişkin ceza infaz sistemine dahil edilmesinin tartışılmasına da tepki gösteren Muğla Barosu, bu yaklaşımın çocukluk statüsünü daraltacağını, erken yaşta zorla evlilik ve çocuk emeği sömürüsü gibi uygulamalara zemin oluşturacağını dile getirdi. Ayrıca, BM Çocuk Haklarına Dair Sözleşme’nin 37 ve 40. maddeleri ile Avrupa Konseyi Çocuk Dostu Adalet İlkeleri’nin öngördüğü yaşa özgü güvencelerin hayati öneme sahip olduğu belirtildi.
“Çocukların Haklarını Korumak Hepimizin Sorumluluğu”
Açıklama, çocukların güvenli, sağlıklı ve desteklendikleri bir yaşam sürmeleri için tüm kurum ve kuruluşlara sorumluluklarını hatırlatma çağrısıyla sona erdi. Muğla Barosu, çocuk haklarının korunması için hukuk mekanizmalarının güçlendirilmesinin zorunlu olduğunu yineledi.