İlkokul çağında Adana'da çırak olarak saat tamirciliğine başlayan Gökhan, 1971'de işi öğreten ustasının çağırması üzerine Fethiye'ye yerleşirken, o yıldan bu yana saat tamiri yaparak geçimini sağlıyor.
Fethiye’ye geldikten sonra bir süre ustasıyla çalışan, 18 yaşındayken ustası Adana'ya dönen Gökhan, mesleğine devam etti. İlerleyen teknolojiye rağmen mesleğini büyük bir özveri ile sürdüren Yakup Gökhan, 4 metrekarelik iş yerinde eski saatlerin tamirine devam ediyor. Elinde 70 -80 yıllık saatleri de tamir eden Yakup Gökhan, özellikle yerli ve yabancı turistlerin saatlerini de tamir ederek dikkat topluyor.
55 yıldır saat tamiri yaptığını anlatan Yakup Gökhan, “Vatandaşlarımız hala eski, kurmalı saatlere daha çok önem veriyor. Elektronik saatler, eski saatlerin yanında pasif kalıyor. Nasıl saat olursa olsun mutlaka tamir ederim. Edemeyeceğim saati almıyorum. Türkiye’nin değişik illerinden tamir için saat gönderiyorlar. Tamir edip adreslerine yolluyorum. İnsan mesleğini severse başarılı olur. Mesleğini sevmeyen birisi hiçbir zaman başarılı olamaz. Ben mesleğimden ve kazancımdan mutluyum.” dedi.
Gökhan, biri üniversite mezunu iki çocuğuna da mesleğini öğrettiğini, çocuklarına zanaatını miras bırakacağını da belirterek, “Emekliliğimin üzerinden 23 yıl geçmesine rağmen mesleğimden vazgeçemiyorum. Saatlerin parçası olduğu sürece tamiri yapılır. Parçasını bulamazsak zor oluyor. En az 70-80 yıllık saatler var. Mekanik saatlerin senede bir temizlenmesi lazım. Bakımını yaparsan çalışır. Tamir ettiğim çoğu saat insanların dedesinden, atasından kalma. Eski takmadığım zemberek gibi az bulunan parçaları elimde sürekli bulunduruyorum. Lazım olduğundan da kullanıyorum. Fabrikalarda üretilen elektronik saatleri bulması kolay. Bizim elimizdeki saatleri arayan kolay kolay bulamıyor. Ayda bir, 15 günde bir kurulan saatler var. Bunlardan artık yok. Çin mallarının parçaları naylon. Bu saatler 3-5 yıl kullanıldıktan sonra çöp oluyor. Eski saatler ise ömürlük, sadece bakım istiyor.” ifadelerini kullandı.
Çevre ilçelerin yanı sıra özellikle yaz aylarında yerli ve yabancıların saatlerini tamir için getirdiğini de belirten saatçi Yakup, “Adana'da bir ustam vardı. Dedi ki 'Zanaatkar öğlene kadar aç, öğleden sonra toktur.' Allah hiçbir zaman insanı aç bırakmaz. Çalışan ve mücadele edenin karnı doyar. 55 yıldan bu yana saat tamiri yaparım. Bazı müşteriler getirdikleri saati arayıp sormuyor. 4 -5 yıl sonra gelip saatini soran var. Buradaki raflar müşteri saatleri ile dolu. Buna rağmen içinden arayıp müşteriye saatini teslim ediyoruz. Yurtdışından turistler de gelip saatini tamir için bırakıyor. 2 yıl sonra tekrar tatile geldiğinde alıp gidiyorlar. Şu anda işlerimiz çok iyi. Gençlerin de saat tamirciliği işini yapmaları kendilerine bir meslek olarak kalacaktır.” şeklinde konuştu.