Son dönemde Türkiye genelinde gıda hijyeniyle ilgili yaşanan ve kamuoyuna yansıyan görüntüler tartışma yaratırken, Fethiye’de hizmet veren Taşköprü Adana Kebap hijyeni ön planda tutan anlayışıyla dikkat çekiyor. Muğla Makası mevkiinde faaliyet gösteren işletme, kuruluşunun 1. yılına özel olarak Antep usulü lahmacunu 100 TL’den sunarken, yalnızca lezzetiyle değil üretim şeffaflığı ve temizlik anlayışıyla da öne çıkıyor. İşletmenin ustası Hacı Usta, hijyen konusundaki hassasiyetlerini ve neden açık mutfak anlayışını benimsediklerini detaylı şekilde anlattı. Hacı Usta, “Son günlerde Türkiye’de hijyen konusu ne yazık ki sıkça gündeme geliyor. Mutfaklardan, üretim alanlarından yansıyan bu manzaralar gerçekten düşündürücü. Aslında söylenecek çok şey var. Özellikle son dönemlerde ‘merdiven altı’ diye tabir edilen üretimler ve denetimsiz imalatlar artık iyice gün yüzüne çıkmış durumda” dedi.
İşletmede üretim alanlarının tamamen açık olduğunu vurgulayan Hacı Usta, “Şuna dikkat çekmek istiyorum: Burası benim iş yerimin girişi. Yani misafirlerimizin içeri girdiklerinde ilk gördüğü alan. Aynı zamanda benim mutfağım, fırınım, dolaplarım… Kısacası üretim alanımın tamamı. Bana göre bir işletme şeffaf olmalı. Temizliğini gizlememeli, aksine göstermeli. İnsanlar yedikleri ürünün nasıl hazırlandığını bilmeli. Biz de bu yüzden son derece titiz davranıyoruz.” diye konuştu.
Dondurulmuş ürünler konusuna da net bir şekilde değinen Hacı Usta, bu anlayışın kebap kültürüyle bağdaşmadığını ifade etti. Hacı Usta, “Piyasada dondurulmuş ürünler konusunda da ciddi soru işaretleri var. Açık konuşmak gerekirse, dondurulmuş ürün kavramının ülkemizde büyük bir sorun olduğunu düşünüyorum. Bizim kültürümüzde kebap vardır, lahmacun vardır ve bunlar günlük hazırlanmak zorundadır. Fırınımızın açık ve görünür olmasının sebebi de budur. Ürünler sürekli taze yapılır.” şeklinde konuştu.
Meslekteki uzun yıllara dayanan tecrübesini de paylaşan Hacı Usta konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Dondurulmuş ürünlerin nasıl kullanıldığını açıkçası ben bilmiyorum. Yaklaşık 41–42 yıldır bu mesleğin içindeyim. Ben kebaplarımı da lahmacun harcımı da her gün taze hazırlarım. Çünkü böyle daha lezzetli olur, daha sağlıklı olur. En önemlisi de çocuklarımıza yediriyoruz. Bu çok hassas bir konu. Dondurulmuş ürünlerin ne kadar sağlıklı olduğu ise her zaman tartışmaya açık. Bizim anlayışımız nettir: Her sabah hazırlanır, her akşam biter. Biz tazelikten yanayız. Çünkü sağlıklı ve güvenilir olan budur.”