Geçtiğimiz Temmuz ayında Fethiye Göcek’te yapılan yat yarışlarına Rus uyruklu A.R. (52), Magic T. isimli teknesiyle katılırken, tekneye 28 yaşındaki Eda A. isimli kadın kaptan da katıldı. Rus uyruklu A.R.’nin yarış ekibine yer alan Eda A. iddialara göre geceleyin 03.30 sıralarında uyurken vücudunun belirli bölgelerine dokunulduğunu hissederek uyandığını, kaptan A.R.’nin kendisini taciz ettiğini söyleyerek, güvenlik görevlisine giderek şikayette bulundu. Ardından kolluk kuvvetlerine giden Eda A., A.R. hakkında suç duyurusunda bulundu. Olayın ardından Fethiye Cumhuriyet Savcılığı tahkikat yürütürken Rus uyruklu A.R.’nin de ifadesi alındı. Rus uyruklu kaptan ve tekne sahibi A.R. için sarkıntılık yapmak suretiyle cinsel saldırıda bulunduğu iddiasıyla 3 yıl ile 7 buçuk yıl arasında hapis istemiyle Fethiye 3. Asliye Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı.
Fethiye 3. Aliye Ceza Mahkemesi’ndeki ilk duruşmaya mağdure Eda A., avukatları ve sanık avukatı katılırken, Rus Uyruklu A.R. ülkesinde olduğu için katılmadı.
“Yarışmaya Katıldım”
Duruşmada olayı tercüman eşliğinde anlatan mağdure Eda A. “1 Temmuz 2025 tarihinde yarışlar için A.R.’nin yanına geldiğini ilk defa orada gördüğünü, teknede ayrı bir oda verdiklerini, orada yatıp kalktığını, kaptanın da salon da yattığını, yarışmada 17 günlük süre boyunca herhangi bir sorun tartışma veya tacizin olmadığını belirterek, “18 Temmuz 2025 Cuma günü yarıştan sonraki tatil gününde bütün gün sahilde kafelerde tek başına dolaştım. Akşam ödül törenine katıldım. Orada arkadaşlarla sohbet ettik. Ödül töreninde hemen herkes alkol alırken, ben alkol almadım. Tören bittikten sonra kaptan A.R.’yi görmedim. Ekipteki arkadaşlarla 23.30 sıralarında tekneye geri döndüm. Tekneye döndüğümüzde giriş kısmında bulunan oturma yerinde 2’nci kaptan M.T. uyuyordu. Ben de kamarama doğru gidip uyumaya hazırlandım. Ekipten bir arkadaşın daha gelmesi üzerine 2’nci kaptan M.T. de uyanınca bir süre 3 kişi sohbet ettik. Onlar alkol aldı. Ben almadım. Birbirimize teşekkür ederek geç saatlerde kamarama uyumak için çekildim. Uyumaya giderken tekne kaptanımız ve sahibi A.R. hala teknede yoktu.” dedi.
“Tacize Uğradım”
Eda A. “Üzerimi değiştirip, şortumu ve tişörtümü giydim. Olası gürültüye karşı kulaklığımı ve göz bandımı takarak uyumaya geçtim. Kamara bana ait olduğu ve içerisi sıcak olduğu için bu şekilde uyuyordum. Saat: 03.40 sıralarında birinin vücuduma dokunduğunu hissettim. Bir elin üzerimde olduğunu fark ettim. Göz bandımı çıkardığımda karşımda kaptan A.R.’yi sarhoş olarak gördüm. Uyarmama rağmen dokunmaya devam etti. Kendisini itekledim. Çığlık atmaya başladım. ‘Sen ne yapıyorsun neden odama girdin neden bana yaklaşıp dokunuyorsun’ diye bağırmaya başladım. O esnada ikinci kaptan M.T. de uyandı. Burada ne oluyor diye söylendi. Hemen kamaramdan çıktım. Teknenin dış tarafına kendimi attım. A.R. de benim arkamdan çıkarak salon kısmına yöneldi. Bana bunları kafandan uyduruyorsun fantezi mi yapıyorsun dedi. Olayın şokuyla bağırmaya devam ettim. Yan tarafta bulunan tekneden biri çıkıp bu saatte neden bağırıyorsunuz diye bağırdı. Hemen telefonumu alıp marinanın güvenliğine gittim. Ağlıyordum. Durumu güvenlik görevlilerine anlattım. Polis talep etmelerini rica ettim. Olay yerine güvenlik ekipleri geldi. Odama benden habersiz girip uyurken taciz etmeye çalışan A.R’den şikayetçi oldum. Cezalandırılmasını istiyorum.” ifadelerinde bulundu.
“Çığlık Sesi Geldi”
Duruşmada olay gecesi teknede olan Rus uyruklu 2’nci kaptan M.T. de tercüman eşliğinde tanık olarak dinlendi. M.T. “Uyandığımda A.R. geldi. Sonra aşağıya indi. Bir çığlık sesi geldi. Eda A. sana göstereceğim, seni mahkemeye vereceğim diyordu. Kendisine sarkıntılık yaptığını bağırarak anlatıyordu. Ve kısa süre sonra da tekneden çıktı.” dedi.
Yakalama Kararının Devamına Karar Verildi
Eda A.’nın Avukatı Hayel Özenç, müvekkilinin olayı hatırladıkça psikolojisinin bozulduğunu cinsel şiddete maruz kaldığı şortunda sanığın bir izinin olup olmadığını belirlemek için DNA araştırması yapılabileceğini ve mahkemeye sunabileceklerini söyledi. Mahkeme bu talebi reddederken, sanık A.R.’nin avukatı da müvekkilinin yurtdışında ülkesinde bulunduğunu 2,3 aya kadar geleceğini bu nedenle hakkında bulunan yakalama emrinin kaldırılmasını istedi. Mahkeme yakalama kararının devamına karar verirken, duruşmayı ileri tarihe erteledi.
A.R. Kollukta Nasıl İfade Verdi?
Rus uyruklu tekne sahibi ve kaptan A.R. iddianamedeki kollukta verdiği ifadesinde Eda A.’nın sosyal medya üzerinden eşiyle tanışarak yelken yarışlarına katılmak istemesi üzerine ekibe dahil ettiklerini belirtti. A.R., Eda A.’nın tekneye bindiğini, yarışmanın ödül törenine tüm ekip arkadaşlarıyla birlikte gittiklerini törenden sonra hatıra fotoğrafı çekildiklerini bu sırada Eda A.’nın kendisinden izin almadan evli olduğunu bilmesine rağmen omzuna elini atarak fotoğraf çekildiğini söyledi. A.R. olay gecesi saat: 03.20 sıralarında tekneye döndüğünü, alt kabine inerek tişörtünü değiştirdiğini, bu esnada Eda A.’nın kendi kamarasından çıkarak hiçbir sebep yokken üzerine yürüyüp, tokat attığını ‘sen gününü göreceksin’ dediğini ardından tekneden ayrıldığını kaydederek “Eda A.’ya hiçbir şekilde temasım olmamıştır. Suçlamayı kabul etmiyorum.” ifadelerinde bulundu.
“Müvekkilim Olayı Unutamıyor”
Mağdure Eda A.’nın avukatı Hayel Özenç duruşmanın ardından yaptığı basın açıklamasında olayın takipçisi olacaklarını söyledi. Av. Hayel Özenç “Müvekkilim kendisi yıllarını denizcilik mesleğine adamış, hem gemi insanı, hem de kaptandır. Aynı zamanda yarışlara katılma hayaliyle yaşayan müvekkilim, Türkiye’de Göcek’te bulunduğu dönemde, yarışlara katılabileceğini düşündüğü bir takımla birlikte hareket ederken saldırıya uğradı. Müvekkilim teknenin hem sahibi, hem kaptanı, hem de donatanı olan, bu takımın kaptanı olduğu iddia edilen kişi tarafından, teknede kameraların bulunmadığı özel bir alanda, uyku halindeyken cinsel saldırıya maruz kaldı. Müvekkilim bu olayı unutmak istemedi ve adalet arayışını kamuoyuna duyurarak yargıya taşıdı. Yağmur nedeniyle basın toplantısına katılım az oldu ancak kendisine verilen desteği gönül borcu olarak görüyoruz. Bugün davanın ilk duruşması yapıldı. Müvekkilim müşteki sıfatıyla ifadesini verdi. Oldukça üzgün olan müvekkilimizin üzerine gitmemek adına detay paylaşmıyoruz ancak dava cinsel saldırı suçlamasıyla görülmektedir. Sanığın ne kadar ceza alacağı henüz bilinmiyor. Ancak hakkında dava başlamadan önce yakalama kararı çıkarılmıştı. Rusya’ya kaçma ihtimali bulunduğu için bu karar hâlen yürürlüktedir. Türkiye’ye herhangi bir şekilde giriş teşebbüsünde bulunursa, yakalanıp ifadesi alınacaktır. Cinsel saldırı suçlarında genellikle tanık bulunmaz. Ancak müvekkilim, olayın hemen ardından polise ve sahil güvenliğe başvurarak durumu bildirmiştir. Deliller büyük ölçüde toplanmış, olay belgelenmiştir. Mahkemeye, olay günü üzerindeki kıyafetini delil olarak sunmak istedi. Ancak kolluk tarafından alınmadığı için bugüne kadar teslim edilememiş, duruşmada da bu talebimiz reddedilmiştir. Müvekkilim, olay sırasında giydiği ve hem kendisine hem de sanığa ait DNA bulguları taşıdığı düşünülen şortu hâlâ kilitli poşette muhafaza etmektedir. Bu durum, onun için çok acı olsa da adalet yerini bulana kadar delili yanında taşımaya kararlıdır. Biz, müvekkilimizin yanında olmaya ve yargı sürecinin adil şekilde sonuçlanacağına dair inancımızı korumaya devam ediyoruz.” dedi.
“Sanıktan Şikayetçiyim”
Cinsel saldırıya maruz kaldığını iddia eden Eda A. ise, “Sanıktan şikâyetçiyim. Mahkemede her şeyi anlattım.” şeklinde konuştu.
“Sosyal Medyasında Da Paylaştı”
Eda A. olayı hem İngilizce hem Türkçe olarak sosyal medyasında da geniş şekilde fotoğraflarla paylaşarak “Bu davanın duruşmasını izlemek isteyen herkes gelebilir. Tük vatandaşı olma şartı yoktur. Bu nedenle özellikle endüstride neler olduğuna kayıtsız kalmayan yelkencileri ve yerel medyayı davet ediyorum. Benim gizleyecek hiç bir şeyim yok.” ifadelerini kullandı.
