Programı Fethiye Kaymakamı İsmail Hakkı Ertaş, Belediye Başkan vekili Sami Kemik, Fethiye Cumhuriyet Başsavcısı Günşafak Karart, İlçe Emniyet Müdürü Kayhan Dadaşoğlu, İlçe Jandarma Komutanı Mustafa Çiçek, Cumhur ittifakı (MHP) Fethiye Belediye Başkan Adayı Muhammet Kökten, STK temsilcileri, Şehit Aileleri Gaziler, öğretmen ve öğrenciler katıldı. Saygı duruşunda bulunulup istiklal marşımızın söylendiği programda, 18 Mart şehitleri anma günü ve Çanakkale Deniz zaferinin 109.yıldönümü nedeniyle Fethiye’deki ilk, orta ve liseler arası şiir ve kompozisyon yarışmasında dereceye giren öğrencilere ödüllerini Kaymakam İsmail Hakkı Ertaş sundu. Mehmet Erdoğan Anadolu Lisesi öğretmen ve öğrencilerinin hazırladığı ‘’Bir Destandır Çanakkale’’ programı büyük ilgiyle izlendi. Çanakkale türkülerinin de izlediği program ayakta alkışlandı. Programda günün anlam ve önemini belirten konuşma Fethiye İlçe Milli Eğitim Müdürü Faruk Kaya tarafından yapıldı. Kaya konuşmasında “18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferinin 109. Yılını kutlama programına hoş geldiniz. Öncelikle, dünyanın değişik yerlerinde zulme ve katliama maruz kalan soydaşlarımızın ve Müslümanların bir an önce felaha ulaşmasını diliyorum. Merkezî devletler yanında savaşa giren Osmanlı Devleti’ni saf dışı bırakmak amacıyla İtilâf devletleri tarafından düzenlenmiş olan Çanakkale harekâtı, I. Dünya Savaşı’nın en önemli askerî faaliyetlerinden birini teşkil etmektedir. Osmanlı Devleti’nin Almanya yanında savaşa katılmasıyla zor durumda kalan İngiltere ve Fransa, Rusya ile doğrudan temasa geçip savaş güçlerini arttırmak, Osmanlı Devleti’nin Süveyş Kanalı ve Hint yolu üzerindeki baskısını kaldırmak, ayrıca Orta Avrupa’ya sızan Alman-Avusturya ordularını arkadan çevirmek için bu harekâtı gerekli görmüşlerdi.

Boğazlar’a karşı girişilecek bir deniz harekâtı ile İstanbul’un ele geçirilip Osmanlılar’ın savaş dışı bırakılması fikri, özellikle İngiliz Bahriye nâzırı ve sonra başbakanı olan Winston Churchill tarafından savunulmuştu. İtilâf devletleri bu harekâtla ayrıca henüz savaşa katılmamış olan Balkan devletlerini de kendi yanlarına çekmeyi hedefliyorlardı. Savaş, 3 Kasım 1914’te iki İngiliz gemisinin Ertuğrul ve Seddülbahir, iki Fransız gemisinin de Kumkale ve Orhaniye tabyalarını bombardımana tutmasıyla başladı. İngiliz ve Fransız savaş gemilerinin ikinci hücumu, 19 Şubat 1915’te boğazın gerisindeki Türk tabyalarını uzaktan topçu ateşine tutmak suretiyle gerçekleşti.

17 Mart 1915’te Bozcaada’da, düşman orduları başkumandanı General Hamilton’un da katıldığı bir toplantıda görüşülen deniz harekâtı planına göre, bir hafta önce mayınlardan temizlenmiş olan boğazın aşağı kesimlerinde bütün savaş gemileri kullanılarak boğaz zorlanacaktı. Fakat aynı günün akşamı, Nusret mayın gemimizin Karanlık Liman bölgesini mayınlaması deniz harekâtının kaderini değiştirdi. 18 Mart 1915 sabahı boğaza giren ve tabyalarımızı topa tutan İngiliz ve Fransız filoları, Çanakkale Boğazı’nın iki yakasındaki mevzilerden açılan yoğun ateş ve Karanlık Liman’a dökülen mayınların etkisiyle, ağır kayıplar vererek, çekilmek zorunda kaldılar.Çanakkale Zaferi, Türklüğün yok edilme planlarının bitişi olmuştur. Bu zafer, yıllardır savaş kaybeden milletimize önemli bir özgüven aşılamış; burada kazanılan galibiyet, Osmanlı Devletini yıkılmaktan kurtaramamış olsa da, ileride milli mücadelenin ihtiyaç duyacağı lideri, kadroyu ve ruhu  kazandırmıştır.İtilâf devletlerinin başarısızlığı ile sonuçlanan Çanakkale muharebeleri, I. Dünya Savaşı’nın seyrini değiştirip uzamasına sebep olduğu gibi Çarlık Rusyası’nın çöküşünü de hazırlamış ve İngiltere’de hükümet değişikliğine yol açmıştır. Çanakkale destanı, milletimizin Balkan Savaşı’nda düştüğü ye’si üzerinden atmış aynı zamanda İslâm alemi için bir umut olmuştur.

Çanakkale, bir metrekareye 6000 mermi yağdıracak kadar insanlıktan çıkmış sırtlan kümelerinin karşısında canıyla kanıyla vatan savunması yapanların yüceleştiği yerdir. Çanakkale kendini yenilmez sananların, hüsrana uğradıkları yerdir. İnancın zaferi vatan sevgisinin paha biçilmez değeridir. Çanakkale, Türkün yenilmezliğinin vesikasıdır. Zalimin mazlumun  karşısında yok oluşunun resmidir.Çanakkale; 250.000 kişilik etten sıradağlar oluşturup toprağa can olanların, vatan mevzu olunca; anadan, yardan ve serden geçenlerin ve dahi, tarihe Türk’ün mührünü vuranların adıdır!

Sevgili gençler; öncelikle Anafartalar Kahramanı Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün söylediği gibi: Yurtta sulh Cihanda sulh ilkesi yolumuz olacak. Ancak Arif Nihat ASYA’nın ifade ettiği gibi: vatanıma, bayrağıma göz dikenin mezarını kazacak kadar da hazırlıklı olmak her Türk evladının tartışılmaz sorumluluğu olmalıdır. Dost olanın güvende, düşman olanın da korkuda olması için çok çalışacağız. Bizlere bu toprakları vatan kılan ecdadın ve aziz şehitlerimizin bıraktığı şekilde bu kutsal emaneti bizden sonraki nesillere aktarmak borcumuzdur. Sizlere olan inancımız ve güvenimiz tamdır.

Devletin ve milletin bekası söz konusu olduğunda; genç, yaşlı, çocuk demeden cepheye koşan ve canı pahasına vatanı koruyan Çanakkale şehitlerimizi, İstiklal savaşı şehitlerimizi, Kıbrıs şehitlerimizi, terör şehitlerimizi, 15 temmuz şehitlerimizi, kısaca vatan, millet, din ve bayrak uğruna canını feda etmiş tüm şühedayı rahmet ve minnetle anıyorum. Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, ahirete irtihal etmiş olan gazilerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Hayatta olanlara sağlık ve afiyet diliyorum.”diye konuştu.